Dedeağaç’tan son yıllarda Thasos’a veya Selanik’e giderken defalarca geçtim. Öğlen yemekleri dışında pek de bir yerini bilmediğimi ilk defa bu yaz bir haftasonu kaçamağı için gittiğimde anladım. Dedeağaç meğerse benim bildiğimden daha büyük daha atraksiyonlu bir tatil alternatifiymiş. Çok şahane plaj alternatifleri olduğunu bolca okumama rağmen denizin en kötü hallerine denk geldik o nedenle bu konuda bir güzelleme yapamayacağım. Gitmeden önce ne yiyelim diye bakınmama rağmen klasik gollerimizi yedik tabiki. Son dakika planı ile gidince bazı yenilip içilecek mekanlar konusundaki çalışmam beni baya tufaya düşürdü. Bir sonraki ziyaretimde önünden geçmeyeceğim mekanlarda tüm masaların Türk olduğunu da belirtmek isterim.
2 akşam yemeğinden de mutsuz kalkan beni en çok mutlu eden şey 5 saatlik sınır eziyetinden çıkıp vardığımız Dedeağaçta en kalabalık Yunan nüfusunu görüp oturduğumuz Kanavidis’te yediğim köfte oldu. Fastfood dükkanı görünümünde belki de öyle olan bu dükkanda sosis ve köfte ve bira eşliğinde girişi yaptık. Köfte son zamanlarda yediğim ve tekrar yemek isteyeceklerim ilk 5 listemde üst sıralarda kaldı. İçi sulu tuzu kıvamında yağı bol yumuşacık tam kıvamında pişmiş. Sosisler için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Pek benim tarzım değil ama yine de denenebilir. Patatesleri taze ve bira ile fevkalade. Klasik greek salatasını da aldınız mı offf. Bir de lütfen gümrükte en az bir 4-5 saat bekleyeceğiniz bir haftasonunu seçin. Zaten savaştan çıkmış gibi olacaksınız ve tadı daha da bir güzel gelecek emin olun.
Tavsiye Yemekler
- Köfte
- Greek Salad