Trabzon’un köftesiyle meşhur Akçaabat ilçesinde, 90’lı yıllarda neredeyse her restoranda ortalamanın üstünde köfte bulmak mümkündü. Her köfte ustası sabahın ilk ışıklarında kıymasını yoğurur, beklemeye alır ve öğle saatleri itibariyle taze taze pişirip müşterilerine sunardı.
Ancak zamanla, bazı köfteciler hızla büyüdü. Yeni açtıkları büyük köfte salonlarında talebi karşılamak için el işçiliğini yavaş yavaş bırakıp makinelere ihtiyaç duymaya başladılar. Bazı işletmeler bu devasa restoranları sadece Trabzon’la sınırlandırmayıp İstanbul gibi büyük şehirlere de taşıdı. Bunu gören diğer işletmeler de aynı yolu izledi. Hepsi daha fazla para kazanmak için işletmelerini büyüttü, fakat kalite ters oranda geriledi.
Bu akıma uymayan 1-2 işletmeyi bugün hala bulmak mümkün. Onlardan biri de Komaroğlu Köfte. Bugün hala her sabah kıymasını elleriyle kendileri yapıyorlar. Belli bir kiloda köfte çıkarır, o köfte biter ve dükkanı kapatırlar. 50 senelik bir aile işletmesi olan Komaroğlu, ilk günkü yöntemlere sadık kalmaya devam ediyor . Bu bilinç, Trabzon’daki diğer birçok döner ve pide restoranında maalesef rastlanmıyor.
Umarız Komaroğlu ailesi, ustalık konusunda torunlarına da aynı çizgide devam etmeyi aktarır ve 100 yıllık bir köfteci olarak tarihte yerini alır.
