Kıztaşı Muhallebicisi

İstanbul’un tarih kokan semtlerinden biri olan Fatih’te, Kıztaşı’nın hemen yanı başında, geleneksel lezzetleri keşfetmeye devam ediyorum. Bugünkü durağım, yerel üreticilerden gelen taze manda sütü ürünleriyle ünlü bir muhallebici. Burada manda sütünden yapılan ürünlerin doğallığı ve tazeliği, her bir lokmada kendini hissettiriyor.
Muhallebicinin sahibi Yunus Bey ile yaptığım sohbette, ürünlerin kökenine dair bilgiler edindim. Burada kullanılan manda sütü, Zekeriya köyünden, 30-40 yıl süregelen anlaşmalı köylüler tarafından sağlanıyor. Bu sütün sabah erken saatlerde sağlandığını ve tazeliğinin korunduğunu öğrenmek, lezzetin sırrını bir nebze daha çözmemi sağladı.

Öncelikle denediğim manda tereyağı, buram buram doğallık ve tazelik sunuyor. Tereyağının yoğun ve hafif tatlımsı lezzeti, damakta kalıcı bir iz bırakıyor. Yoğunluğu ve saf manda sütünden gelen o özgün tat, gerçekten benzersiz. Ardından manda yoğurdu ve kaymağı da deneme fırsatı buldum. Her ikisi de saf manda sütünden yapıldığı için, bu ürünlerin gerçek birer lezzet şöleni olduğunu söyleyebilirim.

Ayrıca, damla sakızlı muhallebi, fıstıklı muhallebi ve kazan dibi tatlılarını denedim. Özellikle damla sakızlı muhallebinin, %40 manda sütü ile hazırlandığını ve sakızın aroması ile sütün dengesinin yerinde olduğunu belirtmeliyim. Kazandibi ise, hafif yanık karamelizasyonuyla güzel bir dengede idi. Tavuk göğsü de tatlıya kıvamını çok iyi bir şekilde vermiş.

İstanbul’da azalan manda sayısının, bu lezzetlerin devamı için ne kadar kritik olduğunu bir kez daha anlamış oldum. Bu lezzetleri yaşatmak, doğayla uyumlu bir ilişki kurmanın yanı sıra, bu işi yapan insanlara da destek olmanın bir yolu.