Basta Neo Bistro

Ziyaretlerimde her zaman mevsimlik ve taze malzemelerin peşinde koştuğum bilinir. Basta Neo Bistro’yu ziyaret etmem de bu yüzden kaçınılmazdı. Bistro tarzındaki bu modern mekan, Fransız klasikleriyle Türk mutfağını ustalıkla harmanlayarak misafirlerine benzersiz bir deneyim sunuyor. Mekanın konsepti, mevsime göre değişen ve sıklıkla güncellenen menüsüyle, yalnızca en iyi buldukları ve yapabildikleri lezzetleri sunma üzerine kurulu.
Ziyaretim sırasında özellikle dikkat çeken tarama, adeta üst düzey Yunan restoranlarındaki gibi lezzetliydi. Bu başlangıç yemeği, zengin ve kremamsı yapısıyla tam bir damak şenlendirici. Enginarla sunulan başka bir tabak daha vardı ki, bu da taze ve çeşitli tatlar sunan bir başka başarılı başlangıçtı. Enginarın kıtır dokusu ve üzerine serpiştirilmiş karamelize notalar, yemeğe zengin bir tat katıyordu.

Ana yemeklerden biri olan sakatat yahnisini de unutmamak gerek. Bu yemek, zengin ve yoğun lezzetleri ile bilinen İspanyol paprikası, soğan ve domates gibi malzemelerle harmanlanmıştı. Ahtapot yemeği ise özellikle dikkat çekiciydi; önceden pişirilmiş ve ardından kızgın ateşte kızartılmış ahtapot, üzerindeki van tuzları ile servis edilmişti.

Restoranın tatlı seçenekleri de en az ana yemekler kadar iddialı. Özellikle vanilyalı pastacı kreması ile hazırlanan ve kırmızı meyvelerle süslenen tatlı, hem göze hem de damağa hitap eden bir seçenek.

Basta Neo Bistro’nun yemekleri, benim gibi sakatat severler için büyük bir zevk. Yemeklerdeki her malzeme özenle seçilmiş ve her tabak dengeli bir şekilde hazırlanmış. Mekan, sıradan olmayan lezzetler arayanlar için ideal bir durak.